365 Günlük Yolculuğumuz

47. Hafta
Giriş
323. Gün
19.11.2019
324. Gün
20.11.2019
325. Gün
21.11.2019
326. Gün
22.11.2019
327. Gün
23.11.2019
328. Gün
24.11.2019

25 KASIM

İman/Şimdi – Umut/Gelecek

Açıkça benimsediğimiz umuda [ikrara] sımsıkı tutunalım.

İbraniler 11’de, imanın tanımını buluruz. Kutsal Kitap’ta bu kadar açıkça tanımlanan tek sözcük, imandır. “İman, umut edilenlere güvenmek, görünmeyen şeylerin varlığından emin olmaktır[varlığına kanıttır] ” (İbraniler 11:1). Burada imanla umut arasında bir ilişki görürüz. İman burada ve şu andadır; umut gelecek içindir. Bu ayetin birçok çevirisinde imanı tanımlarken kanıt veya öz sözcüğü kullanılır. İman maddi bir şeydir, somut şeyler için kullanılabilecek bu sözcüklerin imanın tanımında kullanılması onun gerçekliğini gözler önüne serer. O yüreklerimizdedir. İman temelinde, gelecek için meşru umuda sahip oluruz. Ancak meşru imana dayanmayan umut, sadece hüsnü kuruntudur.

“İsa'nın Rab olduğunu ağzınla açıkça söyler ve Tanrı'nın O'nu ölümden dirilttiğine yürekten iman edersen, kurtulacaksın. Çünkü insan yürekten iman ederek aklanır, imanını ağzıyla açıklayarak kurtulur.”(Romalılar 10:9-10)

Yeni Antlaşma’da, inanmak bir eylem sözcüğüdür. Durağan bir şey ya da entelektüel bir konum değildir. Yüreğinizde sizi yeni bir yere yönlendiren bir şeydir. İman, bir eylem sözcüğüdür. İmanla,aklanmaya ve kurtuluşa inanırız. Entelektüel bir imanınız olabilir ve asla değişmez. Kutsal Kitap’ın tüm öğretilerini aklınızla kucaklayabilir ama tamamen aynı kalabilirsiniz. Ama yüreğinizde iman varsa, o sizi kurtuluşa götürür.

İman şimdiki zamandadır; umut gelecek zamandadır. Kutsal Kitap’a uygun iman yürektedir; umut da zihindedir. Pavlus ilginç bir benzetmenin içinde her ikisinden şöyle bahsetti: “Gündüze ait olan bizlerse, iman ve sevgi zırhını [kalkanını]kuşanıp başımıza miğfer olarak kurtuluş umudunu giyerek ayık duralım” (1. Selanikliler 5:8). Bu ayette zırhın iki parçasından bahsedilir. İman, yüreği koruyan kalkandır ve umut kafayı koruyan miğferdir. İman yürektedir; umut zihindedir.

Sadık olduğun için, bana umut verdiğin için teşekkür ederim Rab. İmanı, yüreğimi koruyan kalkanı ve umudu, zihnimi koruyan miğferi kuşandığımı ilan ediyorum. Açıkça benimsediğim umuda [ikrara] sımsıkı tutunuyorum. Amin.