1 ARALIK
Doğru Anlamda Kışkırtmak
Birbirimizi düşünelim.
İbraniler 10:24’ün King James çevirisi şöyledir: “Birbirimizi sevgi ve iyi işler için nasıl kışkırtacağımızı düşünelim.” Bu çeviri, güçlü bir sözcük olan ve tipik olumsuz çağrışımları bulunan kışkırtmak ifadesini kullanır. Bunun bizi düşündürtmek için kasten kullanıldığına inanıyorum. İnsanlar tarafından genellikle neyle kışkırtılırız? Öfke ve kıskançlıkla; ama biz insanları “sevgi ve iyi işler” için kışkırtmalıyız.
“Kışkırtmak” olarak çevrilen Grekçe sözcük, İngilizce’de paroksizm (nöbet, kriz)’den türemiş aynı sözcüktür. Paroksizm nedir bilir misiniz? Öfke ve hatta kahkaha gibi tamamen kontrolsüz patlayıcı duygular.
Kışkırtmak sözcüğü genellikle kötü bir şeyi çağrıştırsa da, buradaki bağlamda iyiye dönüştürülmüştür. Çünkü birbirimizi sevgi ve iyi işler için kışkırtmamız gerekir. Doğru şeyi yapmalarını istediğinde kışkırtmak zorunda kalacağınız bazı insanlar da olacağını belirteyim. Üstelik onları nasıl kışkırtacağınızı düşünmek zorundasınız.
Bu benim zayıflıklarımdan biridir. İnsanların kişilikleri hakkında düşünmek zorunda olmaktan hoşlanmam. Askerlikten gelen geçmişimle ve dahası mantıklı bir düşünce yapısıyla, benim için insanlara yapmaları gerekeni söylemek yeterli olur. Ama Kutsal Kitap, bunu nasıl söyleyeceğimizi düşünmemizi bizden ister. Çünkü birinden yüksek verim almak istiyorsanız, yapmasını istediğiniz şeyi başka birine söyleyeceğinizden oldukça farklı bir şekilde ona söylemeniz gerekebilir. Çocuk sahibi olan herkes bunu bilir; tüm çocuklarınız aynıymışçasına davranamazsınız. Çocuklarınızdan birini azarlayarak doğru sonucu elde edebilirsiniz. Ama diğer çocuğunuzu azarladığınızda, bu sadece onun cesaretinin kırılmasına veya iyice içine kapanmasına neden olabilir.
Başkalarını sevmeme yardım ettiğin için teşekkür ederim Rab. Başkalarını sevgi ve iyi işler için nasıl kışkırtacağımı düşündüğümü ilan ediyorum. Başkalarını düşüneceğim. Amin.